GÜNÜN KÖŞE YAZILARINDAN SEÇKİ
“İlk düşünürümüz Bilge Tonyukuk’a (646-726)
minnetle”
15
Şubat 2018
“Mevcut
üretim yapısının ithalata bağımlılığının yarattığı yapısal “cari açık” önemli
kara deliklerden biri. Güler Sabancı’nın, “Dijitalleşme ile dünyadaki hızlı
değişim tüm ülkeleri tekrar başa, başlangıç çizgisine getirdi. Bu da bize yep
yeni bir fırsat penceresi araladı” saptamasından hareket edersek, yeni nesil
OSB’lerde yeni nesil üretim tesislerini kurarken, sermaye yetersizliği yanında
dışa bağımlılığı artıran diğer etkenleri de analiz etmeliyiz. Yeni nesil OSB’lerde yapılacak
yatırımlara, gereksiz sermaye bağlamamak için “başlangıç noktasına hassas
bağlılık ilkesine” uyarak, ön-araştırmalara
gerekli para, emek ve zamanı harcamalıyız. Özellikle de, yığılmaları
önleyerek, sinerjik kümelenme yaklaşımını öne çıkarmalıyız.”. https://www.dunya.com/kose-yazisi/yeni-nesil-osbler-ve-kumelenme-bilinci/403315
“MENBİÇ SORUSU
Türkiye, artık ABD’siz hatta ABD’ye rağmen politikalar oluşturmayı öğrendi. Başbakan Yardımcısı Bozdağ, ”ABD, Ortadoğu’da Türkiyesiz yapamaz. ABD, Ortadoğu’da YPG’ye dayanarak kalamaz. Ama Türkiye, ABD’siz yapar” dedikten sonra sıraladı:
“ABD, Katar’a ambargo koydu, başarılı olamadı.
İran’daki ayaklanmayı destekledi, başarısız oldu.
Kudüs oylamasında BM’de kaybetti.
Irak’ta, Suriye’de başarılı olamadı. Fırat Kalkanı operasyonunu engelleyemedi, Afrin’i durduramadı.
Sahada sürekli kaybeden ABD var”
Afrin ve Menbiç, Türk-Amerikan ilişkisinin sınanacağı yer olacak.
Şu sözler Bekir Bozdağ’a ait, ”Türkiye, giremesin diye ABD, Münbiç’e asker yığıyor. Oraya gireceğiz. O zaman ne yapacak ABD, Türk askeriyle savaşacak mı?”
Soru önemli, cevabını ise sahada göreceğiz.”. http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/abdulkadir-selvi/abd-menbicte-turk-askeriyle-mi-savasacak-40742454
Türkiye, artık ABD’siz hatta ABD’ye rağmen politikalar oluşturmayı öğrendi. Başbakan Yardımcısı Bozdağ, ”ABD, Ortadoğu’da Türkiyesiz yapamaz. ABD, Ortadoğu’da YPG’ye dayanarak kalamaz. Ama Türkiye, ABD’siz yapar” dedikten sonra sıraladı:
“ABD, Katar’a ambargo koydu, başarılı olamadı.
İran’daki ayaklanmayı destekledi, başarısız oldu.
Kudüs oylamasında BM’de kaybetti.
Irak’ta, Suriye’de başarılı olamadı. Fırat Kalkanı operasyonunu engelleyemedi, Afrin’i durduramadı.
Sahada sürekli kaybeden ABD var”
Afrin ve Menbiç, Türk-Amerikan ilişkisinin sınanacağı yer olacak.
Şu sözler Bekir Bozdağ’a ait, ”Türkiye, giremesin diye ABD, Münbiç’e asker yığıyor. Oraya gireceğiz. O zaman ne yapacak ABD, Türk askeriyle savaşacak mı?”
Soru önemli, cevabını ise sahada göreceğiz.”. http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/abdulkadir-selvi/abd-menbicte-turk-askeriyle-mi-savasacak-40742454
“Yazıya
nokta koyarken bir olumlu gelişmeden söz edeyim. Yüksek teknolojili ürünleri
ticaretleştirmek için devreye girecek olan Gebze Muallimköy’deki Bilişim
Vadisi’nin birinci etabı tamamlanmış. İleri teknolojili üretim yapacak 24
firma bölgeye yerleşmiş.”. https://www.dunya.com/kose-yazisi/son-bes-yilda-dis-ticarette-teknoloji-yogunlugu/403331
“Bernard
van Leer Vakfı Türkiye Temsilcisi Yiğit Aksakoğlu ile bundan iki sene önce bir
söyleşi yapmıştık ve Aksakoğlu, “Araştırmalar erken çocukluk dönemine yapılan
yatırımın, çocuğun kişisel gelişiminin yanında, önemli bir sonuç daha
doğurduğunu ortaya koyuyor. O da ekonomi. Bu yaştaki çocuklara yapılan her 1 dolarlık
yatırım 10 dolar olarak geri dönüyor’’ demişti. Vakıf, Brezilya, Hindistan,
İsrail, Peru, Tanzanya, Uganda ve AB bölgesi kapsamında projelere destek
oluyor. 20 yıldan fazla bir zamandır da, Türkiye’de farklı paydaş ve
ortaklıklarla, çeşitli projelere finansal ve teknik destek sağlıyor. Türkiye’ye
ilk hibesini 1989 yılında gerçekleştiren vakıf, üniversiteler, sivil toplum
kuruluşları, şirketler ve yerel yönetimlerle iş birlikleri yaparak dezavantajlı
ailelerin çocuklarına yönelik çeşitli projeler gerçekleştiriyor.”. https://www.dunya.com/kose-yazisi/cocuklara-yatirim-yapmak-firsat-esitligini-saglar-fakirligi-azaltir/403306
“Bugün
geldiğimiz noktada, UNESCO “Cracking the code” Raporu’na göre; 1903’te ödül
alan Marie Curie’den bu yana yalnızca 17 kadın fizik, kimya veya tıp alanında
Nobel Ödülü kazandı. Bu sayı erkeklerde 572. Dünyadaki tüm araştırmacıların
sadece yüzde 28’i kadın. Kızlar,
yaşları ilerledikçe erkeklere nazaran STEM konularına ilgi duymamaya başlıyor.
İngiltere’de yapılan bir araştırmaya göre, 10 ila 11 yaşlarında kızlar ve
erkekler STEM’le neredeyse aynı derecede ilgilenirken; 18 yaşına gelindiğinde
ise STEM eğitimine katılım erkekler için yüzde 33 olurken, kızlar için yüzde
19’a düşüyor.”. https://www.dunya.com/kose-yazisi/bir-emoji-bin-kelimeye-bedel/403261
“Küresel paniğin
varlığı Ortadoğu'da görülüyor ise bunun göstergeleri nelerdir? Ortadoğu'daki
olaylar küresel panik ile ilgili değilse asıl senaryo nedir? Bir ön alma varsa
önü kimler almaktadır, neyin önü alınmaktadır? Panik mi var, sistemli bir
şekilde abartılmış olaylara karşılık abartılmış tepkiler mi var?”. http://www.gunes.com/yazarlar/omer-ozkaya/kuresel-panik-yogunlasirken-1-851766
“- Yabancıların Türkiye’den aldığı gayrimenkul tutarı da 14 yılda 41
milyar dolara vardı. Bu tutar da cari açık toplamının
yüzde 7.6’sını oluşturuyor. Yani açığın bu kadarı gayrimenkulle karşılandı.
- Sonuçta ya büyümeden ödün verip cari açığı aşağı çekeceğiz ya
da doğrudan yabancı yatırımları artırıp cari açığın daha büyük kısmını bu yolla
finanse edeceğiz. Tersi ise bıçak sırtı
gidiştir.“. http://www.haberturk.com/yazarlar/abdurrahman-yildirim-1018/1838487-dogrudan-yabanci-yatirimin-yaridan-fazlasi-gayrimenkul
“Geçmişle ilgili hep sahada
kazanıp masada kaybediyoruz diye hayıflanıp üzülürüz. Bugün ise sahada ve masada
kazanmaya başladık. Bunu da çantanın kabarık olmasından yapabiliyoruz.”. http://www.karar.com/yazarlar/mete-yarar/afrinde-neler-oluyor-6214
“Bugün Türkiye’nin dış ticaret
açığının iki temel kalemi vardır; enerji ve ara malı ithalatı. Türkiye
ekonomisi, yukarıda anlattığımız eski paradigmanın sonucu olarak, yatırım malı,
ara malı kullanımında ithalat yoğun bir ihracat, üretim profili oluşturdu.
Tam şimdi bunu kırmamız gerekiyor. Yerli üretimi ve yerli sanayi
tedarikini teşvik edecek, yeni üretim/ihracat ekonomisinin oluşturulması
gerekiyor.
Bu konu yalnız cari açık meselesi değildir, aynı zamanda, yüksek
katma değerli küresel rekabet dinamiği meselesidir de...”. http://www.milliyet.com.tr/yazarlar/cemil-ertem/yeni-bir-donem-2610259/
“Cari açık 47.1 milyar
dolara yükseldi. Açığı sermaye hareketi ve borçlanma ile finanse edemedik.
Döviz rezervinden 8.2 milyar dolar yedik. Bu rakamlar
öncelikli sorunumuzun cari açık olduğunu gösteriyor.”. http://www.milliyet.com.tr/yazarlar/gungor-uras/cari-acik-belasi-2610282/
“Bu süreçte en fazla sorumluluk
üstlenen ise ihracatçımız olacak. Zira teröre karşı sıkılan her kurşun, yerli milli silahlarımız kadar ülkeye döviz girmesini gerektirir.
Bunu da yapacak olan ihracat akıncılarımızdır. Nitekim Türkiye İhracatçılar
Meclisi (TİM) eğilim araştırması 2017, 4'üncü çeyrek gerçekleme
ve 2018 1'inci çeyrek beklenti anketi, firmalarımızın dörtte üçünün "anlamlı artış"
beklediğini gösteriyor.”. https://www.sabah.com.tr/yazarlar/oguz/2018/02/15/dis-gorev-yalnizca-mehmetcik-icin-mi
“Sahte hesaplar, gerçek dışı
haberler ve paylaşımlar yüzünden 2017'de zorlu bir yıl geçiren Facebook,
Avrupa'nın dört bir yanından 300 topluluk liderini ağırladığı buluşmada
(Facebook Communities Summit) bulaşıcı sosyal iyiliğin yayılması için çaba harcıyor. Tüm Avrupa'dan sosyal girişimlerin ve toplulukların katıldığı
etkinliğe Türkiye'den kadın, eğitim, seyahat ve sağlık konusunda çeşitli
topluluklar da katılma şansı yakaladı. Geçtiğimiz hafta Londra'da düzenlenen
etkinliğe Türkiye'den "Saçım saçın olsun", "Araştıran
Anneler", "Mide Lobisi", "İhtiyaç Haritası",
"Bisikletli Kadın İnisiyatifi", "Interrail Türkiye" ve
"Kalpler Erisin" gibi Facebook topluluklarının yöneticileri yeni
geliştirilen özellikleri tanıma ve diğer topluluklarla tanışma şansı
yakaladı.”. https://www.sabah.com.tr/yazarlar/sirt/2018/02/15/sosyal-aglar-iyilik-de-bulastiriyor
“Bugün
sokağa çıkıp, "Truman Doktrini'yle başlayan bu ilişkiyi
kim başlattı?" diye sorsak alınacak cevap belli; Demokrat Parti. Oysa
gerçek böyle değil. 1947'de İsmet Paşa döneminde yapılan
antlaşmanın altında CHP'li Başbakan Hasan Saka'nın imzası var.
Bugün ABD ile yaşadığımız bütün problemler o ilk adımda saklı. MİT'inden Özel Harp Dairesi'ne kadar her şeyimizi kontrol eden bir ABD gerçeği böyle başladı ve ABD'nin önü o antlaşmayla açıldı.
Bu gerçeği seslendiren sol Kemalist aydınlardan M. Emin Değer, ABD-Türkiye ilişkileri üzerine çok sayıda kitap yazdı. Onlardan biri de "Oltadaki Balık Türkiye" kitabıydı ve tam da bugün yaşadığımız ABD gerçeğine ayna tutuyordu.
Değer, o başlangıcı şöyle anlatıyordu: "Türkiye ve Yunanistan'a Yardım Kanunu olarak adlandırılan Kongre Kanunu, bizim ve Yunanistan'ın ABD'ye 'özgürlük ve bağımsız varlığımızın sürdürülmesine yardım edilmesi' için başvurduğumuzu belirten girişle başlar. Bu paragrafı ne zaman okusam, Bağımsızlık Savaşı şehitleri karşısındaymışım gibi utanç duyarım..."
Türkiye o yardımlar ve o ilk antlaşmayla oltaya yakalanan balık olmuştu. Değer'egöre Türkiye'yi oltadaki balık yapan ise İsmet Paşa'ydı. Onun kendisini nasıl hüsrana uğrattığını şu sözlerle anlatır: "Ve nasıl olur da bir ülkenin lideri ülkesinin yazgısını bir başka ülkenin sorumluluğuna bağlardı. (...) Evet, öyleydi Mustafa Kemal'in ülkesi, onun arkadaşı İsmet Paşa'nın izlediği politikanın esiri olmuştu." “. https://www.sabah.com.tr/yazarlar/ovur/2018/02/15/abd-ve-ismet-inonu-1
Bugün ABD ile yaşadığımız bütün problemler o ilk adımda saklı. MİT'inden Özel Harp Dairesi'ne kadar her şeyimizi kontrol eden bir ABD gerçeği böyle başladı ve ABD'nin önü o antlaşmayla açıldı.
Bu gerçeği seslendiren sol Kemalist aydınlardan M. Emin Değer, ABD-Türkiye ilişkileri üzerine çok sayıda kitap yazdı. Onlardan biri de "Oltadaki Balık Türkiye" kitabıydı ve tam da bugün yaşadığımız ABD gerçeğine ayna tutuyordu.
Değer, o başlangıcı şöyle anlatıyordu: "Türkiye ve Yunanistan'a Yardım Kanunu olarak adlandırılan Kongre Kanunu, bizim ve Yunanistan'ın ABD'ye 'özgürlük ve bağımsız varlığımızın sürdürülmesine yardım edilmesi' için başvurduğumuzu belirten girişle başlar. Bu paragrafı ne zaman okusam, Bağımsızlık Savaşı şehitleri karşısındaymışım gibi utanç duyarım..."
Türkiye o yardımlar ve o ilk antlaşmayla oltaya yakalanan balık olmuştu. Değer'egöre Türkiye'yi oltadaki balık yapan ise İsmet Paşa'ydı. Onun kendisini nasıl hüsrana uğrattığını şu sözlerle anlatır: "Ve nasıl olur da bir ülkenin lideri ülkesinin yazgısını bir başka ülkenin sorumluluğuna bağlardı. (...) Evet, öyleydi Mustafa Kemal'in ülkesi, onun arkadaşı İsmet Paşa'nın izlediği politikanın esiri olmuştu." “. https://www.sabah.com.tr/yazarlar/ovur/2018/02/15/abd-ve-ismet-inonu-1
“Ama artık bütün yollar tükendi.
Gerçeği ne kadar çarpıtsalar da sonunda hakikati kabul etmek zorunda kaldılar. ABD Ulusal İstihbarat Dairesi'nin (DNI) hazırlayıp Amerikan Kongresi'ne sunduğu raporda, "YPG'nin PKK'nın Suriye'deki milis gücü" ve "otonom bölge arayışında" olduğuna vurgu yapıldı.
Rapordaki en tuzak ve dikkat çekici ifade ise kuşkusuz "YPG'nin otonom yapı arayışı Türkiye, Rusya ve İran'ın direnciyle karşılaşacak" tespitiydi.
Gerçeği ne kadar çarpıtsalar da sonunda hakikati kabul etmek zorunda kaldılar. ABD Ulusal İstihbarat Dairesi'nin (DNI) hazırlayıp Amerikan Kongresi'ne sunduğu raporda, "YPG'nin PKK'nın Suriye'deki milis gücü" ve "otonom bölge arayışında" olduğuna vurgu yapıldı.
Rapordaki en tuzak ve dikkat çekici ifade ise kuşkusuz "YPG'nin otonom yapı arayışı Türkiye, Rusya ve İran'ın direnciyle karşılaşacak" tespitiydi.
***
Bu mayınlı cümle her şeyden önce bir taşla uç kuş vurmayı hedefliyor.
YPG'yibir anlamda tasfiye kararı alan ABD yönetimi, kendi
ihanetinin suçunu ise üç ayrı ülkeye yıkıyor.
Rapordaki ifadelerde terör örgütü ile diğer devletler arasında adeta hakem rolüne soyunduğu görülen ABD, YPG'ye "Ben size otonomi verme taraftarıyım. Ancak Türkiye, Rusya ve İran bunu kabul etmiyor.
Bu üç ülke karşısında şu anda bir şey yapamam" diyerek real-politik bir bahaneyle ihanetini de perdelemeye çalışıyor.
Böylece ABD, YPG/ PKK'nın Türkiye, İran ve Rusya'ya yönelik hıncını diri tutarak zamanı geldiğinde terör örgütünü yeniden bu aktörlere karşı devreye sokmayı planlıyor.
Rapordaki ifadelerde terör örgütü ile diğer devletler arasında adeta hakem rolüne soyunduğu görülen ABD, YPG'ye "Ben size otonomi verme taraftarıyım. Ancak Türkiye, Rusya ve İran bunu kabul etmiyor.
Bu üç ülke karşısında şu anda bir şey yapamam" diyerek real-politik bir bahaneyle ihanetini de perdelemeye çalışıyor.
Böylece ABD, YPG/ PKK'nın Türkiye, İran ve Rusya'ya yönelik hıncını diri tutarak zamanı geldiğinde terör örgütünü yeniden bu aktörlere karşı devreye sokmayı planlıyor.
***
Hâsılı kelam, bu kirli rapor aslında ABD'nin bir
yandan rehin aldığı ve kandırdığı Kürtlerle devletçilik oyununu sürdüreceğinin, bir yandan da 'our boots on the
ground /sahadaki muharip gücümüz' dediği ama aslında Pentagon'un postalı
konumundaki YPG üzerinden Suriye'yi bölme planından vazgeçmeyeceğinin
itirafıdır.
Zira ABD'nin Suriye'deki PKK/YPG projesi, bölgeye yönelik kaos zincirinin yeni halkasıdır.
İşte bu yüzden Pentagon'un YPG=PKK itirafındaki bu hinlik, bir meydan okumadır.
Bir bakıma Türkiye başta olmak üzere aynı anda üç ülkeyi hedefe koyan yeni bir terör projesinin ilanıdır.”. https://www.sabah.com.tr/yazarlar/bercan-tutar/2018/02/15/abdnin-ypgpkk-hinligi
Zira ABD'nin Suriye'deki PKK/YPG projesi, bölgeye yönelik kaos zincirinin yeni halkasıdır.
İşte bu yüzden Pentagon'un YPG=PKK itirafındaki bu hinlik, bir meydan okumadır.
Bir bakıma Türkiye başta olmak üzere aynı anda üç ülkeyi hedefe koyan yeni bir terör projesinin ilanıdır.”. https://www.sabah.com.tr/yazarlar/bercan-tutar/2018/02/15/abdnin-ypgpkk-hinligi
“Geri adım atmayacak…
Hesabımızı
bu gerçek üzerinden yapmak zorundayız. Tehdit tırmanacaktır. Deyr Zor’da PKK’ya karşı harekat yapan Baas
ordusu için Fırat’a köprü kuran Rus mühendisleri öldüren, Türk askerine de Münbiç’te kurşun sıkar mı, evet, sıkabilir.
Şaşırır mıyız, hayır! Savunma bütçesine bir terör örgütü için 550 milyon Dolar’lık
askeri yardım yerleştiren, her şeyi göze almış demektir.”. http://www.star.com.tr/yazar/bakmissin-munbicte-iki-suriye-bayragi-yazi-1309794/
“Bunu beklemiyorlardı. TÜRKİYE'yi YALANLARLA
UYUTACAKLARI BİR ÜLKE SANIYORLARDI... Yanıldıklarını anladılar... Artık çok geç...
AFRİN merkezde tuzak üzerine tuzak hazırlıyorlar. Hepsi de PENTAGON'dan gelen plan ve emir doğrultusunda. Aylarca süren çalışmalar yapıldı. Onlarca TÜNEL inşa edildi!
PEKİ NE OLDU!
MEHMETÇİK terörü tünelde de olsa tasfiye etti....”. https://www.takvim.com.tr/yazarlar/ergundiler/2018/02/15/plan-cop-oldu
AFRİN merkezde tuzak üzerine tuzak hazırlıyorlar. Hepsi de PENTAGON'dan gelen plan ve emir doğrultusunda. Aylarca süren çalışmalar yapıldı. Onlarca TÜNEL inşa edildi!
PEKİ NE OLDU!
MEHMETÇİK terörü tünelde de olsa tasfiye etti....”. https://www.takvim.com.tr/yazarlar/ergundiler/2018/02/15/plan-cop-oldu
“Tarihte görülmemiş bir
hesaplaşma yaklaşıyor
Bunların tamamı dünyayı bekleyen bir büyük tehlikeye hazırlık
çabalarıdır. Tam anlamıyla küresel
hesaplaşma, bozgun, fırtına yaşanıyor ve bu büyük bir savaşın ön işaretleridir.
Türkiye dahil, kendini bilen her ülke, her millet böyle bir teyakkuz
halindedir.
Önümüzdeki yakın dönemde ne ile karşılaşacağımız, dünyanın nasıl
bir yere sürükleneceği kestirilememektedir. Ancak bugünkü küçük çatışmaların çok büyük bir hesaplaşmanın
parçası olduğunu, o büyük hesaplaşmanın hızla yaklaştığını artık biliyoruz.”.
https://www.yenisafak.com/yazarlar/ibrahimkaragul/suriye-uzerinden-dunyalar-savasi-bati-sarsici-bir-yenilgi-yasayacaktir-2044433
“Türkiye, ABD’nin en büyük oyununu
Afrin’de bozuyor
Bu yüzden Afrin harekatı sadece bir terör operasyonu değildir.
Çok daha büyük bir hesabın parçasıdır. Çok daha büyük bir tehdidi ortadan
kaldırma girişimidir. Çok büyük bir oyunu bozma mücadelesidir. ABD ve yakın
müttefiklerinin coğrafyayı paramparça etme, Türkiye’yi vurma hatta imha etme,
Müslüman dünyayı tarih dışına itme planlarına karşı topyekun direniştir. Biz
buna vatan savunması, Milli Mücadele, “Acımasız Direniş” diyoruz. Afrin
operasyonunun çok ötesinden bir gerçeklikten hareket ediyoruz.”. https://www.yenisafak.com/yazarlar/ibrahimkaragul/suriye-uzerinden-dunyalar-savasi-bati-sarsici-bir-yenilgi-yasayacaktir-2044433
“Biz aslında Afrin’de bütün
coğrafyayı savunuyoruz
Afrin diyerek küçümsemeyin. Burada çok büyük, çokuluslu bir
hesaplaşma yaşanıyor. Burada hem Türkiye’nin hem bütün bölgenin savunması
yapılıyor. Burada hem Suriye’nin hem Türkiye’nin geleceği kurtarılıyor. Burada Batı’nın son kalesi devriliyor.“. https://www.yenisafak.com/yazarlar/ibrahimkaragul/suriye-uzerinden-dunyalar-savasi-bati-sarsici-bir-yenilgi-yasayacaktir-2044433
“Doğrusu ben ABD
mahreçli bir Dünyâ Düzeni kavramının manâlı bir beklentiye karşılık geldiğini
düşünmüyorum. Bunun esaslı bir şekilde kaynaklarla alâkalı olduğu kanâatindeyim.
ABD sınırsız kaynaklara sâhip olduğu için, meselâ Britanya’nın bir zamanlar
olduğu üzere, kendisi dışındaki dünyâya bu açıdan bağımlı değildir.
Dolayısıyla kendisi dışındaki
dünyâyı düzene sokmak gibi bir endişesi olmayacaktır. Tam tersine dünyâya nizamsızlık verdiği nispette kendi varoluşunu daha
da güçlendirecektir.
Uluslararası ilişkiler literatüründe “oyun kurmak” ve “oyun bozmak”
kavramları sık kullanılıyor. Ama bence yanlış bir şekilde. ABD’yi “oyun kurucu”
, üstelik en büyük oyun kurucu güç gibi görmek bir hatâdır. Tam tersine ABD en büyük “oyun bozucu” güçtür. Ortadoğu’daki
beceriksizlikleri tesâdüfî ve ârızî değildir. Kanâatimce “ABD aklını mı
kaybediyor?” tarzı sorular sormamız bîhudedir. Bu tarz şaşkınlıklar
onun oyun bozucu siyâsetlerinin yanlış hesap ve beklentilerle
değerlendirilmesinin neticesidir. Biraz dikkât edilirse bu çok kolay anlaşılacaktır. ABD
dünyâya hiç bir şey vaad etmiyor. Gelecekteki dünyâ işbölümüne dâir; meselâ
Çin’in Yeni İpek Yolu projesi benzeri, en küçük bir teklifi yok. ABD’nin dünyâ sahnesine sürdüğü iki şey var:
Dolar ve silâh… Sürümlerini ve bunların çevrimini garanti altına almak
için kullanacağı tek bir duygusal sermâyesi var: korku.. Korkuyu
örgütleyebildiği ve yönetebildiği nispette kaotik siyâsetlerini işletebiliyor.
“. https://www.yenisafak.com/yazarlar/suleymanseyfiogun/yeni-dunya-duzeni-sakasi-2044430
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder