19 Temmuz 2019 Cuma

Doğu Akdeniz'de neler oluyor: Kıbrıs'ın çevresinde 3.5 trilyon metreküp doğal gaz var

     
20.10.2018 - 13:37 | Son Güncelleme 11.12.2018 - 14:21

CNN TÜRK

Kıbrıs Adası'nın çevresinde 2010'da 8 milyar varillik petrol ile 3,5 trilyon metreküplük doğal gaz tespit edilmesiyle hareketlenen Doğu Akdeniz, o tarihten beri deniz sınırı ve münhasır ekonomik bölge anlaşmazlıklarıyla gündemde. Son olarak Türkiye'nin Barbaros gemisi, bir Yunan fırkateyninin tacizine uğradı. İşte bölge ülkelerinin başkentleri dışında bütün düyada gözlerin çevrildiği Doğu Akdeniz'de yaşananlar ve nedenleri...

Amerikan Jeolojik Araştırma Merkezi'nin 2010 yılında yayımladığı rapora göre, Doğu Akdeniz'de kıyı şeritleri petrol ve doğalgaz yatakları açısından paha biçilemez değerde.

Kıbrıs'ın çevresinde 3,5 trilyon metreküplük doğalgaz var

Akdeniz'de ilk hareketlilik İsrail'in kuzeyinde trilyon metreküplük doğalgaz yataklarının keşfiyle başladı. 2010 yılına gelindiğindeyse, araştırmalar hızlandı. Bu süreçte, Kıbrıs Adası çevresinde 8 milyar varillik petrol rezervi, Girit Adası'nın güneydoğu ve Kıbrıs Adası etrafında 3,5 trilyon metreküplük doğalgaz tespit edildi.

Türkiye ve KKTC de söz hakkı sahibi

Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesine göre, Doğu Akdeniz'deki yataklarda kıyı devletler, yani Mısır, Türkiye, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, Lübnan, Suriye, İsrail ve Gazze Şeridi söz hakkına sahip.

'Doğu Akdeniz'i kim kontrol edecek?'

Deniz hukukundan kaynaklanan tüm bu haklar "Doğu Akdeniz'i kim kontrol edecek?" sorusuna neden oluyor. İsrail, Lübnan ile deniz sınırı anlaşmazlığı yaşarken, Kuzey Kıbrıs ve Güney Kıbrıs münhasır ekonomik bölge ihtilafı yaşıyor. Ankara'da 2 gün önce temaslarda bulunan KKTC Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay CNN TÜRK'e, "Kıbrıs Rum tarafı Doğu Akdeniz'de gerek İsrail gerek Yunanistan gerek Mısır'la işbirliği içinde tek yanlı adımlar atmaya devam ettiği sürece, adımlar atacağız" dedi.

Girit'te toplanıp anlaştılar

Güney Kıbrıs, kendine ait olduğunu iddia ettiği münhasır ekonomik alanlar belirledi ve deneme sondajlarına başladı. Ankara ve Kuzey Kıbrıs bu anlaşmalara tepki gösterdi. 10 Ekim tarihinde ise Güney Kıbrıs ve Mısır, Güney Kıbrıs ve Yunanistan, Girit'te biraraya gelerek anlaşmada sona gelindiğini duyurdu.

Ankara ve Lefkoşa tepkili

Girit Zirvesine tepki gösteren Ankara ve Kuzey Kıbrıs'ta ise, münhasır ekonomik bölgelerin bir an önce belirlenmesi hazırlığı var. Türkiye, Fatih Sondaj Gemisini bölgeye göndermeye hazırlanırken sismik araştırmalar devam ediyor. CNN TÜRK'e konuşan konunun uzmanlarından eski Güney Deniz Saha Komutanı emekli Koramiral Can Erenoğlu, münhasır ekonomik bölgelerin belirlenmesiyle ilgili, "Bu bizim kendi değerlendirmelerimiz ve uluslararası hukuka, devletler arası hukuka, geleneksel hukuka göre belirleyebileceğimiz büyük bir alan. Ama bizi Antalya Körfezi'ne sıkıştırmak istiyorlar" dedi.

Amerikalılar, Rum yönetimiyle anlaştı

Amerikan petrol ve doğal gaz şirketi Güney Kıbrıs'la yaptığı işbirliği sonucu bu yılın sonlarında Kıbrıs'ın güneybatısındaki 10. Blokta hidrokarbon araştırmasına odaklanacak. Ancak araştırmalarda göz dikilen bir yer daha ver: Kuzey Kıbrıs'ın da haklarının bulunduğu 7. Blok. Güney Kıbrıs'ın sözde ruhsat sahası 7. Blok için uluslararası şirketlere davette bulunması, Ankara ve Lefkoşa'nın tepkisine neden oluyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder