( - )
haset : bende yok onda olmasın
haset : bende yok onda olmasın
buhul : bende var onda olmasın
şuh : onunki benim olsun
gıpta : onda var bende de olsun
( + )
sehavet : bende var onda da olsun
isar : benim değil onun olsun
cud : bende yok onda olsun
fakr : onda yok bende de olmasın
Onlardan önce (Medine'yi) yurt edinmiş ve (gönüllerine) imanı yerleştirmiş olanlar, kendilerine hicret edenleri severler ve onlara verilen şeylerden dolayı da içlerinde bir ihtiyaç (arzusu) duymazlar. Kendilerinde bir açıklık (ihtiyaç) olsa bile (kardeşlerini) kendi nefislerine tercih ederler. Kim nefsinin 'cimri ve bencil tutkularından' korunmuşsa, işte onlar felah (kurtuluş) bulanlardır.
(59-Haşr 9)
Onlardan sonra gelenler derler ki "Rabbimiz bizi ve bizden önce iman etmiş olan kardeşlerimizi bağışla, kalplerimizde iman edenlere karşı bir kin bırakma. Rabbimiz, muhakkak ki Sen Rauf'sun (şefkat edensin), Rahim'sin (rahmetinle çok esirgeyensin)."
(59-Haşr 10)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder